30 Aralık 2011 Cuma

ikibinoniki

Herkese iyi yıllar olsun!
Airbourne - Too Much, Too Young, Too Fast

Bi de şu var;
Zeki Müren

Bi de sevdicekten gelen muhteşem bi yılbaşı hediyesi var!


La ayrıca 9 erkek yılbaşı mı kutlar ya. 21. yy'da kim böyle bi şey yapar lan?!

28 Aralık 2011 Çarşamba

En politik olmayanından DSP


Bu sefer Tamburada ve Korhan Futacı eşliğinde.
Yurtdışından getirttiğim tek Türk grubu albümü olma özelliğini taşıyan Fantastik adlı albümden (Yıl 2004, sanırsın '80lerdeyiz kaset getirtiyoruz);
Tamburada'nın dağılmasıyla önce Dandadadan'ı kurup sonra grubun yine dağılmasıyla Korhan futacı ve Kara Orkestra'yı kuran Korhan Futacı'dan gelsin;

5 Aralık 2011 Pazartesi

Çağdaş Türk Edebiyatı'nın öne çıkanlarından olarak gösterilen Hakan Günday var bi de. 
Bay Rokfor'un Kinyas ve Kayra ile keşfedip Az ile bize tanıştırdığı Piç ile devam ettiğim yazar. 
Yeni çıkanlar arasında son dönemde okuduğun en güzel kitap, Az.
Derda ile Derdâ'nın hikayesi.
Kurgusal bir orgazm.


" Evet ,  ben bir Jamaikalı olmalıydım a***a koyayım! Keşke Yatırca Jamaika'da olsaydı! Keşke! "


International language ,  alcohol.
Tom Waits - Talking At The Same Time

21 Kasım 2011 Pazartesi

Erken Kaybedenler

Bu haftaki kitap nam-ı değer Behzat Komiser'in yaratıcısı Emrah Serbes'in Erken Kaybedenler adlı öykü kitabı. Çok bir şey söylemeye gerek yok. Ben bitirdikten sonra bi arkadaşıma verdim ve kitabın kime geçtiğini, "olm çok efsane lan kitap" diye mesaj attıklarında anlıyorum. En son Bay Gouda'ya aldırdım muhtemelen beğenmştir o da.

Şarkı yok şiir var;
Burada




“Apartmanın girişindeki lambayı sen mi kırdın Bülent?”
“Hangisini?”
“Otomatik yanan, sensörlü lamba.”
“Hayır!”
“Komşu görmüş, yalan söyleme. süpürge sapıyla kırmışsın dün gece.”
Önüme baktım..
“Neden kırdın?”
Cevap yok!
“Hasta mısın evladım? Söyle bana, neyin var, neden kırdın lambayı, yapma böyle..”
“Kırdımsa kırdım, ne olacak! Çok mu değerliymiş?”
“Lamba senden değerli mi evladım, lambanın a…a koyayım, lamba kim? Yöneticiye de dedim; lambanızı s..yim, kaç paraysa veririz. sen değerlisin benim için.”
“Beni görünce yanmıyordu baba.”
“Nasıl ya?”
“Görmezden geliyordu, yanmıyordu. kaç sefer yok saydı beni.”
“E beni görünce de yanmıyordu bazen, böyle el sallayacaksın havaya doğru, o zaman yanıyor.”
“Hadi ya! sahiden mi?”
“Evet. ucuzundan takmışlar. Bizimle bir alakası yok.”
Babama sarıldım, yıllar sonra…

Pazar

Bu haftanın kitabına girmeden önce, son dönemde izlediğim en güzel film olan Pazar: Bir Ticaret Masalı'nı yazmadan edemedim. Filmi 45. Altın Portakal'da En iyi Film Ödülü, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Senaryo ödüllerini almasına rağmen bu sene ilk defa duydum ki çok yazık. Baştan sona enfes bi film.
Aslında Ukrayna'da geçen bir hikayenin Türkiye'ye uyarlanmış versiyonuymuş. Film, her şeyi bulan adam Mihram ve Azerbaycan'a olan bir yolculuğu ile ilgili kısaca.
Filmden bir sahne için buraya.
Soundtrack'ten bir şarkı için buraya.

24 Ekim 2011 Pazartesi

Haftada 1,5 gün dersim olunca boş kalan o kadar vaktim oluyor ki yıllar sonra yine kitap okuma seanslarıma döndüm.
Bu haftanın kitabı Murat Menteş'ten Korkma Ben Varım adlı roman.
Gönül İşleri Bakanlığı'nın 22 üyesinin katliamı ile başlayıp, Tony Montana havasında mafya babası ile devam eden, telekinetik güçlerden tutun, Kung Fu sahnelerine hatta Ersin Karabulut'un çizdiği bir öyküyü de içeren dolu dolu bir kitap.
Ben elimden bırakamadım okurken, inanılmaz bi keyifle okudum.


"Siz Mister Spock'sınız, değil mi?"
"Evet imam hazretleri, beni cehennemden uzak, güvenli bir yere ışınlamanızı rica ediyorum."
"İnşallah."

Murat Meteş'in Afili Filintalarsitesindeki blogundan;
Cirrus - She Kills






"Hayat çok tuhaf Şebnem: Paraşüt, uçaktan yüz yıl önce, 1783'te icat edilmiş."

20 Ekim 2011 Perşembe

Kahvaltı


Çavdar ekmeği üstüne keçi peyniri, en üste de yarım yarım kesilmiş İzmir üzümleri.
Biraz ege esintisi;

16 Ekim 2011 Pazar

2 Ekim 2011 Pazar

50 küsür yıldır erkek terziliği yapan, Ankara'da birkaç jenerasyon boyunca bürokratların, politikacıların, iş adamlarının, avukatların ve sayısız meslekteki insanların vazgeçilmez terzisi, dedem; Nihat Elibol. 
Zamanında Ankara'daki, İstanbul'daki gazinolar ondan sorulurmuş. Şimdiki müzikleri hiç beğenmez. En sevdiği kanal TRT Müzik olmakla beraber arabada da Polis Radyosu dinler ama şu fotoğrafın benim üzerimde yarattığı etki şudur;




RSL-The Magic Of Spain

14 Eylül 2011 Çarşamba

Home


Olimpos tatilinden;


"Home is wherever I'm with you"
Edward Sharpe & The Magnetic Zeros - Home

4 Eylül 2011 Pazar

Cağ Kebabı

Teyzeler 3'er 5'er olunca enişteler de çeşit çeşit. Erzurumlu olup da cağ kebabı yapanı var hele;


Bağ evinde cağ keyfi için
Neşet Ertaş - Gönül Dağı

12 Ağustos 2011 Cuma

Lonestar



Her zamanki gibi modellerim olan kuzenlerim yine iş başında

11 Ağustos 2011 Perşembe


Hafif pizzanın kralı için roka, hellim, şeri domates.

10 Ağustos 2011 Çarşamba

Yeni fotoğraflar yükleyecektim ama şahane kart okuyucum bozulduğu için
sadece müzik ile idare ediyoruz,

13 Temmuz 2011 Çarşamba

9 Temmuz 2011 Cumartesi

Pera

"İki adım ötesinde mezarlıkların uzandığı eski Ceneviz kalesinin kocaman kulesini geçiyolar; Michelangelo gece şehirde görünür bir tehlike olmadan yürüyerek dolaşılabilmesine hayret ediyor. Köprüsünü düşünüyor, kuzeydeki bu mahalleleri başkentin merkezine bağlayacak o uzantıyı. O zaman nasıl da muhteşem bir şehir doğacak. Hiç kuşkusuz, dünyanın en güçlü şehirlerinden biri"
Bi önceki yazıya devam niteliğinde olsun.

6 Temmuz 2011 Çarşamba

Bursa-Roma

Önceden yazdığım gibi yaz döneminde Bursa Uludağ Üniversitesi'nden ders almaya başladım. Haftanın bi günü sadece ama günün 7 saatini yolda geçiriyorum (bu İzmit'ten gidiş için bi de Ankara'dan gitsem abaaov...) E haliyle bu kadar vakit varken sonunda eski kitap okuma performansıma geri döndüm. Bugünün kitabı Mathias Enard 'ın Savaşları, Kralları ve Filleri Anlat Onlara kitabı. Siz 2. Beyazıd'ın önce Leonardo da Vinci'yi sonra Michelagelo'yu Haliç'e köprü tasarlamaları için İstanbul'a getirttiğini biliyor muydunuz? Ben bilmiyodum hafız. Geçen Temmuz ayında gidebilme şansını yakaladığım Roma'da gezdiğim San Pietro Bazilikası'nın muhteşem devasa kubbesi, kocaman mermer sütunları, Sistine Şapeli'nin tavanındaki (*Creation Of Adam) muazzam figürler, Pietà heykeli (gidip görme şansınız olursa ellerindeki damarlara kadar nasıl incelikle ve gerçeklikle yapıldığına dikkat edin) Michelangelo'ya olan ilgimi gayet arttırmıştı ama bu köprü olayını ilk defa bu kitapta okudum. Her neyse fotoğrafların ilki San Pietro Bazilikası'ndan. Keşke geniş açılı objektifim olsaymış da daha güzel olaymış fotoğraf. İkincisi de Sistine Şapeli'nden. Fotoğraf çekmek yasak o yüzden altta gizli gizli çekmeye çalışırken kafam falan çıktı artık.




Roma döneminde takık olduğum iki şarkı vardı biri Jovanotti - L'ombelico Del Mondo

30 Haziran 2011 Perşembe

Young Folks

Hazır Rock'n Coke'a geliyolarken, dinlediğim en güzel coverlardan biri gelsin The Kooks - Young Folks (Peter, Bjorn & John cover)



"And we don't care about our own faults."

14 Haziran 2011 Salı

Transformers


Evimin önünde Optimus Prime var lan!
Baya Optimus Prime!

31 Mayıs 2011 Salı

Hop Hop Hop!

Haticenin açılışı böyle mi olacaktı?



Hatice'de en çok çalan şarkı gelsin,



29 Mayıs 2011 Pazar

Bu aralar çevremdeki insanlar çok ilginç şeyler yaşıyolar, çok bozduk o kadar bozduk ki önünü alamadık bi yerden sonra düzelir dedik yok bozdu bozdu bozdu.. hayır beni direk olarak etkileyen bi olay yoktu taa ki düne kadar...Hayatımın en büyük fırsatlarından birini kaçırdığıma mı üzüleyim, Lizbon'da tanıştığım başka bir erasmus olan fotoğrafçı arkadaşımın (fotoğrafçı derken benim gibi biri işte) Lizbon'da kalmaya karar verip sergiler açmaya başladığına mı yanayım, bu finaller bittikten sonra sevgilim de dahil arkadaşlarımın mezun olacak olmasına mı yanayım bilemedim. Ha bi de küresel ısınma bi tek Ankara'yı vurdu lan. dünya genelinde hava durumlarını iki yıldır takip ediyorum resmen bize patladı. 29 Mayıs oldu hala yağmur hala 14 derece.


27 Mayıs 2011 Cuma

Flat


Geçen Ağustos 6 aylık Erasmus serüveni dönüşünden sonra çok büyük bi mojito ihtiyacına girdik biz. Bi gün benim şans eseri bi barı keşfetmemle son buldu bu ihtiyaç. Adı Flat buranın. Ankara'nın en şahane kokteylleri burda. Perşembe günleri de mojitoda indirim var ki biz yaklaşık olarak son 4-5 aydır her perşembe ordayız. bi nevi McLaren's gibi bi yer oldu orası bizim için :)
Konumuza dönelim, burası böyle house, deep house ve birazda elektronik tarzında müzikler çalan bi yer, misal Phonique - For The Time Being. Insanların konuşmasını bölmeyecek yükseklikte, insanı rahatsız etmeyen bi havada çalınıyor bunlar. Ama dün tarzlarının dışında bi şarkıyla çıkageldiler Paris Combo - Mobil'homme. Mojito eşliğinde şahane gitti bi anda bu şarkı. Paylaşmadan edemedim.
Afiyet olsun.

22 Mayıs 2011 Pazar

Pizza!


İkinci pizza denemem gayet başarılı oldu (instant kuru maya ile aktif kuru maya'nın farkını anlamış oldum :)


Şarkının da pizza üzerinde etkisi yok değil.

18 Mayıs 2011 Çarşamba



İlk defa Zenit ile çektiğim bi akşam fotoğrafını beğendim resmen.

16 Mayıs 2011 Pazartesi

8 Mayıs 2011 Pazar

Sunday Smile


Anneler günü fotoğrafımız gelsin bu gün de.
Babaannem ile annemin gülüşlerine ithafen,

1 Mayıs 2011 Pazar

Metamorphosis

Blogun yeni hali beklediğimden çok daha iyi oldu resmen.
Bu yeni hali The Clash - Brand New Cadillac haketti artık!

30 Nisan 2011 Cumartesi

BEA

Son 8-9 ayın vazgeçilmezi oldular benim için adamlar adeta. Bıkmıyorum ya dinlerken. Türkçe indie müziğine açlığımdan olsa gerek diye düşünüyorum. Hele ki zaten çok başarılı yapıyolar bu işi. Yani şarkılarından hangi birini paylaşayım bilemedim. Neyse iki şarkı geliyor Büyük Ev Abluka'dan!
En Çirkini Güzellerin
Tayyar Ahmet'in Sonsuz Sayılı Günleri
Ya en iyisi siz alın BURADAN dinleyin hepsini!

"Gelicem nerdesin?"

25 Nisan 2011 Pazartesi



This is just the beginning...















11 Nisan 2011 Pazartesi

Yeni boyanmış odanın kokusu arka fonda "freak power - turn on tune in cop out "
çalarken çok deli kafa yapıyomuş bunu yaşadım.
Let it flow now mamma!

9 Nisan 2011 Cumartesi


Ben sana bahar diyorum sen bana Kar yağdırıyosun iş mi bu?

5 Nisan 2011 Salı

Lan, çok şahane bahar fotoğrafları çekmiştim bugün ama kart okuyucu hafıza kartının içine ettiği için şu şahane şarkıyla (O'questrada-Nêga) bahar havasını yansıtamıyorum.
Hayır Ankara'ya bahar geldi gelmesine ama geçen sene 1 Nisan, evet evet 1 Nisan'da Okyanusa lan, deniz bile değil düşün(ün), Okyanusa giriyoduk! Havasını sevdiğimin Portekiz'i..Sen yarın 26 derecesin Lizbon, Ankara 12! Heyallam..


(Temsili, denize girmek üzere olan insanlar ve denize girmiş arkalardaki ben)

29 Mart 2011 Salı


ha şöyle yaa, The Who - My Generation

Şu an şeytan diyo ki git aç buzdolabını yemek ye.
Yok öyle bi dünya şeytancığım.
Ha ama midyeli gnocchi olsa yerdim, açık olalım şimdi.


Neyse ben bi mesaj atayım bizimkilere de sabah kahvaltıya Leman'a gidelim

Şeytan demişken sahneye alalım seni Mick amca, The Rolling Stones - Sympathy For the Devil

19 Mart 2011 Cumartesi

Role Model

Bilenler bilir, ergenlik dönemindeki bir kişiliğe girebilme deneyimlerim çok ilginç şeyler yaşattı bana. Nefret diye bi rap grubunun kasetini 2 saat boyunca annemlere bir araba yolculuğunda dinlettiğimi hatırlarım. Annemin ve babamın gösterdiği sabır uvvvv. Led Zeppelin - Whole Lotta Love dinledikten sonra değişti her şey. Burada devreye giren ise idealistliği, düşünceleri ve davranışlarıyla benim bir çok konuda rol modelim haline gelmiş olan babam. O dönem arabada dinlenen babamın gençlik kasetlerinden, Led Zeppelin'ler, Queen'ler, Bee Gees'ler mola yerlerinden alınan kasetlerin vaz geçilmez sanatçısı Neşet Ertaş, babaannemlerin Ankara'daki evinin çatı arasındaki Kiss, Alan Parsons Project kasetleri ile devam etti. Müzik üstüne hala da devam eder babamın bana kazandırıları,
Sweet - Ballroom Blitz mesela.
Son dönemlerde eve gelen kartpostallar sonucu The Shocking Blue - Send Me A Postcard söylemeye başlaması gibi :)





9 Mart 2011 Çarşamba

2 gün önce mükemmel karışımı keşfettim.
bunun bi fotoğrafı yok gerek de yok, ben uyurken dinliyorum bence en güzeli de o.
Siz de bi deneyin.

1 Mart 2011 Salı

27 Şubat 2011 Pazar

Bu yüzü kapama işini napıcaz acaba? :)

7 Ocak 2011 Cuma

Alfama

Nasıl özledim Lizbon'u şu an...